Türkçe Sorular
1. Aşağıdakilerden hangisinde anlatım bozukluğu yoktur?
A) Sen, bundan sonra bir daha buraya gelme.
B) Halkı, ilk defa başlattığımız bu kampanya ile bilgilendireceğiz.
C) “Kitap” sözcüğünün sonu tonsuz ünsüzle bitiyor.
D) Buralarda bayan pantolon satan bir yer var mı?
E) Ankara, nüfus sayısı bakımından İstanbul’dan sonra ikinci sırada yer alıyor.
2. Bu şehrin üç yerinde üç ayrı gözyaşım var: Biri seni ilk gördüğüm yerde, biri beni ilk öptüğün yerde, biri de ya beni terk edip gideceğin ya da daima seveceğin yerde.
Bu cümledeki anlatım bozukluğuna benzer bir anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Kardeşini bulmak için bir aşağı bir yukarı çıkıyor.
B) Kadının saçları ağarmış olmasına rağmen hala güzeldi.
C) Benim buraya geldiğimi kimse istemiyor.
D) Bölgedeki yangınların sabotaj sonucu çıktığı öngörülüyor.
E) Son yazdığı romanına, isim bulmakta bir hayli zorlandı.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur?
A) Ağlayan kadın, yaşlı gözlerle kendisine sorulanları cevaplıyordu.
B) Çocuğu bir süre bekleyip gitti.
C) Küllük, Tekin’in birbiri ardınca yaktığı sigara izmaritleriyle dolmuştu.
D) Akşam 20.45’te parkta mı yoksa daha önceden gittiğimiz çay bahçesinde mi buluşalım?
E) Erzurum’da bugün hava sıcaklığı sıfırın altında beş derece.
4. “Arkadaşımla gezerken babam telefon açtı, işim olduğunu söyleyip ondan özür diledim.”
Bu cümledeki anlatım bozukluğuna benzer bir anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Boş vakitlerimde korku romanları okumasını çok seviyorum.
B) Ali’yi top oynarken gördüm.
C) Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Yaban adlı romanında, Yunanlıların Türklere yaptığı zulmü çok ayrıntılı bir şekilde anlatmış ve bazı Türk köylülerinin Yunanlılara kucak açmasını eleştirmiştir.
D) Adana’da otobüs bileti fiyatları yeniden ayarlandı.
E) Yıllar sonra doğduğu kasabaya gitmeyi hiçbir zaman istemedi.
5. Aşağıdakilerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur?
A) Türkler, İslamiyet’i kabul ettikten sonra , hayata bakış açılarında önemli değişiklikler olmuştur.
B) Bütün gün anlattığın o işi düşündüm.
C) Kar yağışının durması üzerine ulaşıma kapanan köy yolları açıldı.
D) Bunu Mehmet kendi istemişti.
E) Kardeşim, toplantıdan hemen ayrılmak istediğini kulağıma sessizce söyledi.
6. Ne ışığı kalır güneşin ne de ısısı
Karanlığı ufku sarınca yağmur sesinin
Bozulur aşk nağmelerinin bütün büyüsü
Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi söylenemez?
A)Bir ad tamlamasında bir tamlayan birden çok tamlanana bağlanmıştır.
B)Bir ad tamlamasında tamlayan ile tamlanan yer değiştirmiştir.
C)Sıfat tamlaması kullanılmıştır.
D)Sözcük halinde zamir kullanılmıştır.
E)İki tane zincirleme ad tamlaması kullanılmıştır.
7. “Bu mutfak balık kokuyor” cümlesindeki “balık” sözcüğünün görevce özdeşi hangi seçenekte kullanılmıştır?
A) Ahmet Ağa, oğullarından birini Adana’ya göndermiş.
B)Alemin saygı ve taktirini kazanmış bir adam olacaksın.
C)Maksadını açıkça yaz, gerisini onlar düşünsün.
D) Bana da incir reçeli alır mısın?
E)Sevmeyi bilmeyen ölmeyi bilmez; savaş sevginin tamamlayıcısıdır.
8. .Aşağıdaki atasözlerinden hangisinde türerken ünlü kaybına uğramış bir sözcük bulunmaktadır?
A) Dervişin zikri neyse fikri de odur.
B) Besle kargayı oysun gözünü.
C) Altın ateşte, insan mihnette belli olur.
D) Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer.
E) Kaynayan kazan kapak tutmaz.
9. Balkan şehirlerinde geçerken çocukluğum
Her lahza alev gibi hasretti duyduğum.
Bu dizelerin öznesi ve yüklemi sırasıyla aşağıdaki seçeneklerin hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A)Çocukluğum / balkan şehirlerinde geçerken
B)Her lahza / duyduğum
C)Balkan şehirlerinde geçerken çocukluğum/ alev gibi hasretti.
D)Çocukluğum/ hasretti
E)Her lahza duyduğum/ alev gibi hasretti
10. Şimdi ne yararı var (1) “Senden mi (2) benden mi (3) kaynaklanıyor (4) bu hallere düşmemiz (5)” diye sormamın (6)
Yukarıdaki cümlede numaralanmış yerlerin hangi ikisine soru işareti getirilmelidir?
A)1. ve 2. B)2. ve 3. C)3. ve 4. D)5.ve 6. E)4. ve 5.
11. Aşağıdakilerin hangisinde kendi sözcüğü bir adın yerine kullanılmamıştır?
A)Herkes gibi o da kendi halinde bir insandı.
B)Bütün bunları daha önce kendisine de söyledim.
C)Kendini dev aynasında görmekten vazgeç artık.
D)Sen kendini boş yere üzüyorsun be kardeşim!
E)Geleceğe yönelik kararları sen kendin vermelisin.
12. ”Elindeki kaşık ve çatalı peçeteye sardı , masaya bıraktı.”
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A)Tamlama yanlışlığı
B)Gereksiz sözcük kullanımı
C)Nesne eksikliği
D)Mantık yanlışlığı
E)Özne eksikliği
13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik sıfat kullanılmıştır?
A)Saçları sarı bir kadın seni sordu.
B)Uzun boylular daha iyi basket oynar.
C)Bahçenin yıkık duvarını tamir etmişler.
D)Dokunaklı bir ses tonu vardı kızın.
E)Evin salonu ve odaları çok genişti.
14. Burada yapayalnız kaldım işte. Her gün senin yokluğunu, sensizliğin acısını, ayrılığı düşünüyorum.Senlik benlik davasına düşeceğimize kendimiz olsaydık ne iyi olurdu, diye kendime kızıyorum.Gel gör ki , elimden bir şey gelmiyor.Senin hayatın sana, benimki bana diyorum artık.
Bu parçada sözcük olarak kaç farklı türde zamir kullanılmıştır?
A)4 B)5 C)6 D)7 E)8
15. Kimi ad tamlamalarında tamlayanla tamlanan yer değiştirebilir.
Aşağıdaki dizelerin hangisinde bu kural örneklenmiştir?
A)Aşağıdan, yukarıdan yolun sonu görünüyor.
B)Yerini sorsalardı ülkemizin kalbimizi gösterirdik.
C)Yokluğun cehennemin öbür adıdır.
D)Ayrılığın, özlemin, her şeyin bir hazzı var.
E)Gönlüm ayak sesinde ,gözüm merdivendedir.
16. Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam
Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak
Bu dizelerde kaç zaman zarfı kullanılmıştır?
A) 1 B)2 C)3 D)4 E)5
17. “Evimizin her tarafı yosun kokuyordu.”
Yukarıdaki cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerden hangisinde sırasıyla verilmiştir?
A) Özne- nesne- yüklem
B) Nesne- özne-yüklem
C) Özne-zarf tümleci- yüklem.
D) Özne- yüklem
E) Nesne-yüklem.
18. “Zirvede yılana da kartala da rastlarsınız; ancak biri uçarak, diğeri ise sürünerek çıkmıştır oraya.”
Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır?
A) Yüksek mevkilerde iyilere de kötülere de rastlamak
mümkündür.
B) Yaşamda iyi bir yere gelebilmek ancak çok çalışmakla
mümkündür.
C) Yüksek mevkidekilerin bazıları, bulundukları konum-
ları hak etmezler.
D) Belli bir çaba sarf etmeden bir mevkiye gelenler orada
kalıcı olamaz.
E) Yüksek mevkilerde çalışanlarla çalışmayanlar bir arada
bulunabilir.
19. Doğruları yalanlarla anlattığım,
Göğüs kafesimin içinde bir yerde,
Bir şiir dünyam var benim.
Dünyadan çıkar orada yaşarım
Yukarıdaki dörtlükle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Üçüncü kişiyle çekimlenmiş fiil yoktur.
B) İki zincirleme ad tamlaması vardır.
C) Bir sözcükte iki farklı ses olayı olmuştur.
D) İki edat (ilgeç) vardır.
E) İki zamir (adıl) vardır.
20. Öfkeni yapraklara yaz,
Sonbaharda dökülsün!
Derdini rüzgârlara yaz,
Estikçe uzaklara götürsün!
Sevgimi kalbine yaz,
Öldüğünde seninle mezara gömülsün!
Yukarıdaki şiirle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) 1. dizede yansımadan türemiş bir sözcük kullanılmıştır.
B) Tamlananı düşmüş isim tamlaması kullanılmıştır.
C) 1. , 2. ve 3. cümlelerde anlatım bozukluğu vardır.
D) Son dizede iyelik eki yoktur.
E) 2. ve 3. cümleler, içinde girişik birleşik cümle barındıran sıralı bağımsız bir cümledir.
21. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi birden fazla yapım eki almıştır?
A)Olaylara çok karamsar bakıyorsun.
B)Kaldırımsız bir yolumuz kalmasın.
C)Bu girişimim de sonuçsuz kaldı.
D)Mankenlerden bazıları sutyensiz çıkıyor.
E)Taşlıkta ne arıyordun?
22. Aşağıdaki cümlelerdeki altı çizili sözcüklerden hangisi birleşik bir sözcüktür?
A)Bazen çok kötü şeyler düşünüyorum.
B)Doktorlar, kaplıcaya gitmemi öneriyor.
C)Anadolu’nun dört bir yanından aşıklar geldi.
D)İşte bu gündür 19 Mayıs.
E)Bu şehrin sensiz tadı yok be gülüm.
23. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik bir isim yoktur?
A)O günlerde giyecek bir ayakkabımız dahi yoktu.
B)Bu denemenin sonuçlarını ne zaman alırız?
C)Bendeniz Yusuf Kenan, ne alırdınız?
D)Eğer böyle yapacağını bilseydim hiç başlamazdım.
E)Çocuklar, niçin beni üzüyorsunuz?
24. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde çoğul eki (–lar, -ler) kullanılmamıştır?
A) Cömert derler, maldan ederler;yiğit derler, candan ederler.
B) Şu okulun bahçesinde öğrencilerin olmadığını bir düşün.
C) Ellerin, ellerin ve parmakların, bir nar çiçeğini eziyor gibi.
D) Tüm sevgiler zamanla biter ;ama benimki bitmedi anlayamadım.
E) Akşamları gelir incir kuşları, konar bahçenin ağaçlarına.
25. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük farklı işlevde bir ek almıştır?
A) Gördüğün o kırmızı yazmalı kız benim sevdiğimdir.
B) Şu kolu dövmeli adamı tanıyor musun?
C) Bakışın tarçın kokmalı, gülüşün can yakmalı.
D) Anlaşmalı olduğumuz başka bir iş yeri yok.
E) Bu sanatçımız hep korumalı gezer.
HAZIRLAYAN
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Ekrem DURMUŞOĞLU
ÇÖZÜMLER
1. Bir cümleden bir sözcüğü çıkarttığımızda o cümlenin anlam ve anlatımında herhangi bir eksilme olmuyorsa o cümlede sözü edilen sözcük gereksiz kullanılmış demektir. B seçeneğinde “başlattığımız” , C seçeneğinde “sonu” sözcüğü gereksiz kullanılmıştır. Bu iki seçenekte gereksiz sözcük kullanmaktan kaynaklanan anlatım bozukluğu vardır. D seçeneğinde pantolonun bayan olmaması için “pantolon” sözcüğüne iyelik eki getirmek gerekir. Yani “bayan pantolonu” biçiminde söylenmelidir. E seçeneğinde “nüfus sayısı” tamlamasına dikkat edelim, “nüfus” sözcüğünde zaten bir sayı anlamı vardır, “sayısı” sözcüğü gereksiz kullanılmıştır. A seçeneğinde “bundan sonra” ve “bir daha” sözcük grupları dikkatimizi çekiyor bunlar aynı anlama gelmediğinden gereksiz kullanılmamıştır.
Cevap: A
2. “Bu şehrin üç yerinde üç ayrı gözyaşım var: Biri seni ilk gördüğüm yerde, (var) biri beni ilk öptüğün yerde, (var) biri de ya beni terk edip gideceğin ya da daima seveceğin yerde.” (var) (olacak)
cümlesinde “var” yüklemi ortak kullanılmıştır; ancak son cümlede gelecek zaman anlamı taşıyan fiilimsiler kullanıldığından bu cümlenin yüklemi “olacak” olmalıdır. Yani “yüklem yanlışlığı” ndan kaynaklanan bir anlatım bozukluğu. Aşağıdaki seçeneklerde de yüklem yanlışlığından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu aramalıyız.
B seçeneğinde özne eksikliğinden (kadın), C seçeneğinde yanlış fiilimsi kullanmaktan (“geldiğimi” değil “gelmemi” olmalı), D seçeneğinde
yanlış sözcük kullanmaktan ( “öngörülüyor” değil “tahmin ediliyor” olmalı), E seçeneğinde gereksiz sözcük kullanmaktan (“yazdığı” gereksiz
kullanılmıştır) kaynaklanan anlatım bozuklukları vardır. A’da
“Kardeşini bulmak için bir aşağı (iniyor) bir yukarı çıkıyor.” cümlesinde ortak olmayan “çıkıyor” yüklemi ortakmış gibi kullanılmıştır.
Cevap: A
3.
A seçeneğinde ağlayan kadına sorulan sorular mı yaşlı gözlerle soruluyor yoksa ağlayan kadın mı yaşlı gözlerle cevaplıyor belli değildir. Bu cümlenin doğru şekli “Ağlayan kadın, kendisine sorulanları yaşlı gözlerle cevaplıyordu. B seneğinde verilen iki anlam çıkmaktadır. Bekleme işini yapan onun çocuğu mu; yoksa o mu belli değildir. C seçeneğinde ise Tekin sigarayı mı yoksa izmaritlerini mi yakıyor belli değil bu cümle “Küllük, Tekin’in birbiri ardınca yaktığı sigaranın izmaritleriyle dolmuştu.” şeklinde olarak daha belirgin hale getirilmelidir. Çünkü ilgi hali sözcük öbeğini daha belirgin hale getirmeye yarar. D seçeneğinde 20.45 diyerek bu saat diliminin zaten akşam olduğu açıkça bellidir. Burada akşam sözcüğüne gerek yoktur. E seçeneğinde ise herhangi bir yanlışlık yoktur.
Cevap E
4
Soruda verilen cümlede babasından mı yoksa arkadaşından mı özür dilediği belli değildir. Bu nedenle cümlede anlam belirsizliği vardır. Bu türden anlatım bozukluğu da B seçeneğinde vardır. Ali’yi top oynarken gördüm, cümlesinde top oynama eylemini Ali mi yoksa cümleyi söyleyen kişi mi yapmaktadır belli değildir. Bu nedenle de bu cümlede anlam belirsizliği vardır.
Cevap B
5
A seçeneğinde tamlayan eksikliğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu vardır. Cümle, “Türkler, İslamiyet’i kabul ettikten sonra, (Türklerin) hayata bakış açılarında önemli değişiklikler olmuştur.” şeklinde olmalıdır. B seçeneğinde ise işi anlatma mı bütün gün sürmüş yoksa düşünme mi bütün gün sürmüş belli değildir. C seçeneğinde ise kar yağışının durması üzerine mi yollar kapanmış yoksa kar yağışının durması üzerine mi yollar açılmış belli değildir. Cümle, “Ulaşıma kapanan köy yolları, kar yağışının durması üzerine açıldı.” şeklinde olmalıdır. D seçeneğinde ise “kendi” sözcüğünün cümlede dönüşlülük zamiri olabilmesi için bu sözcük iyelik eki almak zorundadır. Cümle, “Bunu Mehmet kendisi istemişti.” şeklinde olmalıdır.
Cevap E
6
Verilen şiirin ilk dizesinde “güneşin ışığı ve ısısı” diyerek bir tamlayan iki tamlanana bağlanmıştır.” Karanlığı ufku sarınca yağmur sesinin” dizesinde de isim tamlamasının tamlayanı il tamlananı yer değiştirmiştir. “Bütün büyüsü” diyerek de sıfat tamlaması kullanılmıştır. Yağmur sesinin karanlığı ve aşk nağmelerinin büyüsü de birer zincirleme isim tamlamasıdır. Verilen dizelerde sözcük halinde zamir yoktur.
Cevap D
7
Verilen cümlenin yüklemine kokan ne sorusunu sorduğumuz zaman “mutfak” cevabını almaktayız. Bu cümlenin yüklemine ikinci bir “ne” sorusunu soramayız; çünkü soracağımız ikinci “ne” sorusu bize nesneyi buldurur ki bu eylem geçişsiz bir eylemdir ve “nesne” alamaz. Bu cümlenin anlamına bakacak olursak asıl anlatılmak istenen mutfağın balık gibi koktuğudur. Bu cümlede “balık” sözcüğünün görevi zarf tümlecidir. Verilen seçeneklerde zarf tümlecini barındıran cümle ise “Maksadını açıkça yaz, gerisini onlar düşünsün.” cümlesidir. Açıkça sözcüğü yaz fiilini durum bakımından nitelendirmektedir.
Cevap C
8
Soruda bir sözcüğün yapım eki alırken ünlü kaybına uğraması kastedilmektedir. A seçeneğinde “zikri” sözcüğü ünlü kaybına uğramış ancak aldığı ek çekim ekidir. Aynı durum D seçeneğinde de vardır: “Ağzı” sözcüğü ünlü kaybına uğramış ancak çekim eki alması nedeniyle ünlü kaybı olmuştur. B seçeneğinde “besle” sözcüğü “besi” isminden +le- isimden fiil türetme eki almış “i” sesi düşmüştür.
Cevap B
9. Verilen dizelerdeki cümlenin yüklemi “alev gibi hasreti”dir. Yükleme …olan ne sorusu sorulduğu zaman alınan cevap “her lahza duyduğum”dur. “Balkan şehirlerinde geçerken çocukluğum” dizesi ise bu cümlenin zarf tümlecidir.
Cevap E
10.Bu cümle yapısal olarak iç içe birleşik bir cümledir. Bundan dolayı tırnak içine alınan bir cümleden önce iki nokta (:) getirilmelidir. Dikkat edilmesi gereken bir başka husus ise bir cümle yarıda kesilip araya soru işareti ya da ünlem işareti gibi bitmişlik bildiren işaretlerin getirilemeyeceğidir. Soru işareti asıl olarak soru bildiren cümlelerin sonuna konur. Tırnak içindeki cümle soru bildirdiği için yani gerçek soru cümlesi olduğu için sonuna soru işareti getirilmelidir. Cümlenin tamamı da soru bildirdiği için “Şimdi ne yararı var…. diye sormamın?” 6 numaralı yere de soru işareti getirilmelidir.
Cevap D
11. “Kendi” sözcüğü A seçeneğinde sıfat diğerlerinde zamir olarak kullanılmıştır.
Cevap: A
12. ”Elindeki kaşık ve çatalı peçeteye sardı , masaya bıraktı.” kullanımı çok yaygın yanlışlardan (galat-ı meşhurlardan) biridir. “kaşık ve çatalı peçeteye sarmak” kullanımına dikkat edelim ve bu eylemi gözümüzün önünde bir canlandıralım.Kaşık ve çatal mı peçeteye sarılır yoksa peçete mi kaşık ve çatala sarılır? Bu sorunun yanıtını verdiğimizde cümledeki anlatım bozukluğunu anlarız. Cümlenin doğrusu şu şekilde olmalıdır: “Elindeki kaşık ve çatalı peçeteyle sardı , masaya bıraktı.” Cümlede bir mantık hatası olduğu açıktır.
Cevap: D
13. B, C, D seçeneklerinde sıfat tamlaması vardır; ancak bunlar birleşik sıfat değildir. E seçeneğinde ise sıfat tamlaması değil ad tamlaması vardır. A seçeneğinde “Saçları sarı bir kadın” birleşik bir sıfattır.
Cevap: A
14. Burada (işaret zamiri), senin( kişi zamiri), kendimiz (dönüşlülük zamiri), kendime( dönüşlülük zamiri), şey( belgisiz zamir), senin (kişi zamiri), sana, (kişi zamiri) benimki (kişi zamiri)
Görüldüğü gibi cümlede dört farklı zamir kullanılmıştır.
Cevap: A
15. “Yerini sorsalardı ülkemizin kalbimizi gösterirdik.” cümlesinde “ülkemizin yeri” belirtili isim tamlamasında tamlayanla tamlanan yer değiştirmiştir.
Cevap: B
16. “bu akşam” zaman zarfıdır.
Cevap: A
17. “Evimizin her tarafı yosun kokuyordu.”
Özne z.t y
kokuyordu” fiili geçişsiz bir fiil olduğundan bu cümlede nesne aramamak gerekir.
Cevap: C
18. “Zirvede yılana da kartala da rastlarsınız; ancak biri uçarak, diğeri ise sürünerek çıkmıştır oraya.”
Cümlede zirveyle kastedilen yüksek mevkidir.Yılan da kartal da zirvede bulunabilir; ancak biri çaba göstererek (yılan), diğeri ise (kartal) fazla çaba göstermeden, çalışmadan oraya çıkar. Bu özdeyişi insan için düşündüğümüzde “Yüksek mevkilerde çalışanlarla çalışmayanlar bir arada bulunabilir.” yargısına kolaylıkla ulaşırız.
Cevap: E
19. Doğruları yalanlarla anlattığım,
Göğüs kafesimin içinde bir yerde,
Bir şiir dünyam var benim.
Dünyadan çıkar orada yaşarım
A )Dörtlükte 3. kişiyle çekimleniş bir fiil yoktur. Son dizedeki “çıkar” fiili 3. kişiyle değil birinci kişiyle çekimlenmiştir (çıkarım)
B) “Göğüs kafesimin içinde” , “Bir şiir dünyam var benim” ( benim şiir dünyam) iki zincirleme ad tamlaması vardır.
C) “anlattığım” sözcüğünde hem ünsüz yumuşaması hem de ünsüz benzeşmesi vardır.
D) Dörtlükte edat yoktur.
E) “orada” ve “ benim” zamirdir.
Cevap: D
20.
A) “Öfke” ( ET’de öbke) yansıma bir sözcük değildir.
B) Son dizede geçen “seninle” sözcüğünün tamlananı düşmüştür.
C) Seçenekte geçen “cümle” ibaresine dikkat edilmelidir. Birinci ile ikinci dize birbirini tamamlayan sıralı bir cümle niteliğindedir. İkinci dizenin başında (öfken) öznesi olmadığından bir anlatım bozukluğu vardır.
Üçüncü ve dördüncü dizeler de sıralı bir cümle niteliğindedir ve üçüncü dizenin başında “rüzgar” sözcüğü kullanılmadığından burada da bir anlatım bozukluğu vardır. Yine son iki dize de sıralı bir cümle oluşturmaktadır “sevgim” öznesi kullanılmadığından burada da bir anlatım bozukluğu vardır.
D) Son dizede iyelik eki yoktur.
E) İkinci cümlede “estikçe”, üçüncü cümlede “öldüğünde” fiilimsileri kullanıldığından 2. ve 3. cümleler, içinde girişik birleşik cümle barındıran sıralı bağımsız bir cümledir.
Cevap: A
21. A) Kara – msa - r
İ.k ifye fiye (sıfat fiilin kalıplaşması)
B) Kaldırım – sız (kaldırım Latince bir kelimedir kalk-, kaldır- fiilleriyle
i.k i.i.y.e bir alakası yoktur)
C) Son + uç - suz (Birleşik bir sözcüktür9
İsim isim iiye
D) Sutyen - siz
i.k iiye
E) Taş – lık – ta
i.k iiye bde
Cevap: A
22. Kaplı + ılıca >> kaplıca
Cevap: B
23. ayakkabımız (ayak + kabı ), sonuçlarını (son + uç ) , böyle (bu + ile ) , niçin ( ne + için ) sözcükleri birleşik birer isimdir. Fiil dışındaki bütün sözcük gruplarının aslen isim soylu sözcükler olduğu unutulmamalıdır. C seçeneğinde geçen “bendeniz” birleşik bir sözcük değildir: “bende: kul, köle, “-niz: iyelik eki”. Yine aynı seçenekte geçen “Yusuf Kenan” birleşik bir isim değil iki isimdir.
Cevap: C
24. – lar, -ler çokluk eki isimlerin üzerine gelir. Üçüncü çoğul şahıs eki olan –lar, -ler ile karıştırılmamalıdır.
Ccevap: A
25. “–malı, meli” C seçeneğinde gereklilik kipi diğerlerinde “ma –lı” yapım eki göreviyle kullanılmıştır.
Cevap: C
HAZIRLAYAN
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Yusuf Kenan DURMUŞĞLU Ekrem DURMUŞOĞLU
KAYNAK:www.edebiyatogretmeni.net